15 Mayıs 2010 Cumartesi

Domuz Gribindeki Riskli Yaş Grubu Nedir ?

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan, 16 Kasım Pazartesi gününden itibaren 6 ay ile 5 yaş altı çocuklarla kronik hastalığı bulunanların domuz gribine karşı aşılanmaya başlanacağını açıkladı.
Buzgan, aşılanacak risk gruplarının yaş sınırının 25'ten 50'ye çıkarıldığını söyledi.



Buzgan, bugüne kadar domuz gribinden hayatını kaybedenlerin yaş ve altta yatan hastalık gibi durumları göz önüne alınarak risk gruplarıyla ilgili yeni bir değerlendirme yaptıklarını söyledi.



Daha önce Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) başta olmak üzere, önde gelen uluslararası sağlık kuruluşlarının, hastalığın daha sık görüldüğü 25 yaşın altındakileri aşılamada öncelikli grup olarak önerdiğini hatırlatan Buzgan, “Ama 25 yaşın üstündeki grupta da hastalığın azımsanmayacak kadar fazla görüldüğünü, ölümcül olabildiğini tespit ettik. Dolayısıyla yeni bir değerlendirme yaparak aşı uygulanacak grubun üst sınırını 25'ten 45, belki de 50'ye çıkarma kararı aldık” dedi.



Bu konunun Bilim Kurulu'nda görüşüldüğünü, ancak yaş sınırının 45 ya da 50 olmasına bu hafta içinde karar verileceğini belirten Buzgan, bu grubun aşılamalarının da daha sonraki süreçte yapılacağını söyledi.



“16 Kasım Pazartesi gününden itibaren 6 ay ile 5 yaş arası çocuklarla kronik hastalığı bulunanları domuz gribine karşı aşılamalarının başlayacağını” açıklayan Buzgan, bu kişilerin sağlık ocakları ve aile sağlığı merkezlerine davet edilerek, aşılarının gönüllülük esasına göre yapılacağını bildirdi.



Buzgan, bir soru üzerine bu gruptakilerden sonra okul çocuklarının aşılanacağını, planlamada bir aksama olmadığı takdirde bu gruptakilerin aşılamasının da Kasım sonu Aralık başında başlayacağını söyledi.



500 binlik ilk partinin ardından şimdiye kadar 2 milyon 250 bin doz daha aşı geldiğini belirten Buzgan, “Ama bunlar erişkin dozu hesabıyla yapılıyor. Çünkü, 9 yaşın altındaki çocuklara yarım doz uygulandığı için, çocuk dozu hesabı yapılırsa farklı bir ortaya rakam çıkıyor” dedi.

Buzgan, bir soru üzerine erişkinlere ise tam doz aşı yapılacağını kaydetti.



AŞININ YAN ETKİ TAKİBİ



“H1N1 aşısının yan etkilerinin izlenmesiyle ilgili ne gibi çalışmalar yapıldığı” sorusu üzerine de Buzgan, tüm aşılarda istenmeyen yan etkilerle ilgili bir bilim kurulu gözetiminde takip sistemi yürüttüklerini bildirdi.



Buzgan, şöyle konuştu:



“Bu aşıyla ilgili spekülasyonlar olunca, buna ayrıca önem verdik. Yakından izlem çalışmalarını yaptık. Dün itibariyle bize ulaşan 200 binin üzerinde aşılama oldu. Bu konuda sağlık personelimizi yakından bilgilendirmiştik.



Şu anda hacılarla beraber aşı yapılan grup sağlık personeli olduğu için daha duyarlı bir grup. Yan etkileri çok daha kolay bildirebiliyorlar. Allah'a şükür şu ana kadar aldığımız bilgilerden aşı konusunda çok önemli yan etkilerin olmadığını gördük. Aşıların, diğer tüm ilaçlarda ve biyolojik ürünlerde olduğu gibi yan etkileri olabiliyor. Aşılarda da bu yan etkileri bekliyoruz. Ama aşının getirdiği yararla ortaya çıkaracağı potansiyel yan etkiler kıyaslandığında aşı yapılmasının çok daha önemli olduğunu görüyoruz.”



Domuz gribi aşılarında daha çok lokal yan etkilerin görüldüğünü bildiren Buzgan, enjeksiyon yoluyla uyguladığı için aşı yapılan yerde hafif ağrı olabildiğini ve bunun birkaç gün devam edebildiğini söyledi. Buzgan, kimi zaman aşı yapılan yerde şişlik ve kızarıklık da olabildiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:



“Birkaç vakada geniş alerji tespit ettik. Anafilaktoid reaksiyon dediğimiz hızlı ilerleyen alerji olan bir vakamız var, ama anafilaksi tarzında görülmedi. Hayatı tehdit edici bir şey olmadı. Bazı vakalarda ellerde, parmaklarda uyuşma tarzında şeyler oldu. Hatta bazı basın organlarında da 'felç görüldü' şeklinde yer aldı, ama onların felç olmadığı zaten ortaya kondu. Aşı, enjeksiyon korkusuna bağlı, bazı şeyler görüldü. Onlar da yaşanması normal şeyler, sadece çocuklarda görülmüyor, erişkinlerde de bu tür şeyler olabiliyor. Kısaca görülen yan etkiler, tolere edilebilir yan etkilerdir ve ilerleyen süreçte de inşallah önemli yan etkilerle karşılaşmayız.”



HAMİLELER İÇİN ADJUVANSIZ AŞI



Hamileler için etkinliği artıran madde içermeyen ve aralık ayında geleceği duyurulan adjuvansız aşı teminiyle ilgili bir soru üzerine de Buzgan, sürecin devam ettiğini bildirdi.



Buzgan, “Zaten şu anda uygulamada olan aşının hamilelerde kullanımı mümkün, ancak bilim kurulumuzda aldığımız karar üzerine adjuvansız aşıyla ilgili uygulamayı deklare etmiştik. Hamilelerde hastalık çok şiddetli geçebiliyor, ölümlere yol açabiliyor. Şu anda sağlık personelimizden hamile olup bu aşıyla aşılanmak isteyenlere de müsaade ettik. Çünkü, yarar zarar dengesini gözetiyoruz. Yoksa aşının gebelerde kullanılmasına yönelik bir sakınca yok. Ama, yeterli veri olmadığı için bilim kurulumuz böyle bir yolu seçti” diye konuştu.



ABD'DEKİ AŞILAR



ABD'deki Domuz gribi aşılarının Türkiye'den farklılığı konusundaki tartışmalarla ilgili değerlendirmesi de sorulan Buzgan, bu ülkenin eskiden beri aşılar konusunda farklı bir ekole sahip olduğunu, AB ülkelerinden farklı bir strateji izlediğini belirtti.



ABD'nin aşı firmalarından adjuvansız, sadece antijen içeren aşı talebinde bulunduğunu anlatan Buzgan, DSÖ'nün ise pandemi sırasında tüm dünyaya yetecek kadar aşı temin edilebilmesi için firmalara adjuvanlı aşı üretilmesini önerdiğini, aşı firmalarının da bu yolu seçtiklerini kaydetti.



ABD'nin ruhsatlandırmada adjuvansız aşı yönünde eğilimi olduğunu belirten Buzgan, “ABD tercihini böyle yaptı, ama yine de ABD için yeterli aşı üretilemedi. Zaten ABD de adjuvan alıp stoklamıştı. Şu anda ABD'de aşı herkese yetmediği için, bu ülkede ruhsatı veren kuruluş olan FDA, adjuvanlı aşıya ruhsat vereceğinin sinyalini verdi” dedi.



AB'de ise ruhsatlandırmanın Avrupa İlaç Ajansı tarafından yapıldığını kaydeden Buzgan, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya gibi ülkelerin de içinde yer aldığı Avrupa'da Türkiye ile aynı aşıların kullanıldığını söyledi.



Yan etki açısından diğerlerinden farkı bulunmayan adjuvanlı aşıların bir zorunluluk nedeniyle alınmadığını vurgulayan Buzgan, DSÖ, Avrupa İlaç Ajansı ve Avrupa Hastalık Koruma Kontrol Merkezi başta olmak üzere uluslarası kurumların bu konudaki fikirlerinin ortada olduğuna dikkati çekti.



Buzgan, “Bizim gibi hamilelerde adjuvansız aşıyı tercih eden İngiltere, Almanya gibi birkaç ülke daha var. Onun dışında diğer gruplara uygulanan aşılar tamamen aynı” dedi.

Kaynak:
AA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder