15 Mayıs 2010 Cumartesi

İzofluran Nedir

İzofluran Nedir

Enfluranın kimyasal izomeridir. Kimyasal olarak stabildir ve soda-lime ile reaksiyona girmez. Uyuma ve uyanma halotan ve enflurana göre daha hızlı olmasına rağmen keskin kokusu nedeniyle indüksiyonda kullanılmaz.

Serebral kan akımı ve ICP'yi artır­makla birlikte bu etki diğer iki volatil anesteziğe göre daha azdır ve hiperven-tilasyon uygulanarak giderilebilir. Se­rebral metabolik oksijen tüketimini en fazla düşüren ve serebral kan akımı ile arasındaki dengeyi en iyi koruyan vola-til anesteziktir. Ayrıca beyni iskemiye karşı koruduğunu gösteren çalışmalar vardır. İzofluran bu özellikleri sonucu nöroanestezide tercih edilen inhalasyon anesteziği olmuştur.

Kalp atım sayısını değiştirmez veya hafif arttırır. Minimal kardiyak depres­yon yapar ve kardiyak debi korunur. Sistemik vasküler direnci azaltarak kan basıncını düşürür. Ventriküler iletimi et­kilemez. Hafif derecede koroner dila-tasyon yaparak koroner çalma sendro-muna yol açabilir.

Solunum sistemi üzerine etkileri ha-lotan ve enflurana benzer. Ancak enfluran kadar takipne yapmaz. Etkin bir bronkodilatasyon sağlar, fakat üst hava­yollarında irritasyona neden olmaktadır. İskelet kaslarını gevşetir. Renal ve hepatik kan akımını azaltabilir, ancak olumsuz bir etkisi yoktur.
%0,2 oranında metabolize olduğun­dan florür düzeyinde önemli yükselme gözlenmez.

Desfluran

Kimyasal yapısı izoflurana çok ben­zer. Sadece bir klor atomu yerine flor bağlanmıştır. Bu ufak değişiklik fiziksel önemli değişikliklere yol açar. Kayna­ma noktası düşük (22,8°C), buhar ba­sıncı yüksek olduğu için özel vaporiza-tör gerektirmektedir. Kan ve dokularda­ki çözünürlüğü düşük olduğu için hızlı indüksiyon ve derlenme sağlar, ancak etkinliği düşüktür (MAC değeri %5.7-10). Keskin kokulu ve irritan olması nedeniyle indüksiyon için uygun bir anestezik değildir.
Kardiyovasküler etkileri izoflurana benzer. Doza bağlı olarak sistemik vas­küler direnci, bunun sonucu ortalama kan basıncını düşürmektedir. Kardiyak debi etkilenmez veya hafif azalır. Ancak desfluran .konsantrasyonunun hızla yükseltilmesi sempatik aktivasyona yol açar ve kalp atım hızı, kan basıncı ve katekolamin düzeyinde geçici bir artış gözlenir. Bu etkiler izofluran kullanıldı­ğında da görülmesine karşın daha az şiddettedir. Desfluran, epinefrinin dis-ritmi yapıcı etkisine karşı miyokardın hassasiyetini arttırmaz.

Solunum sistemi ve SSS etkileri de izoflurana benzer. Hepatik ve renal fonksiyonlar üzerine olumsuz etkisi yoktur. İskelet kasında gevşemeye yol açar. Çok düşük oranda metabolize ol­maktadır (%0,02).

Sevofluran

Desfluran gibi flor ile halojenize edilmiştir. Kan:gaz partisyon katsayısı desflurandan biraz yüksek, etkinliği ise enflurana yakındır. Hoş kokulu olması ve solunum yollarında irritasyon yap­maması, alveoler konsantrasyonunun hızlı yükselmesi nedeni ile anestezi indüksiyonu için özellikle çocuklarda uygun bir volatil anesteziktir. Vital kapasite solunumu ile hızlı anestezi indüksiyonu sağlayabilmektedir.

Serebral kan akımını ve ICP'yi nor-mokarbi durumunda hafif derecede artı­rır. Serebral metabolik oksijen tüketimi­ni azaltır ve epileptik aktiviteye yol aç­maz.

Miyokardiyal kontraktiliteyi hafif derecede deprese eder (halotan>enflu-ran>izofluran>desfiuran, sevofluran). Sistemik vazodilatasyon ve kan basın-cındaki düşüş izofluran ve desflurana göre daha azdır. Ancak kalp atım hızını pek etkilemediği için kardiyak debi izo­fluran ve desflurandaki gibi korunamaz. Koroner çalma sendromuna neden ol­mamaktadır. Epinefrinin disritmi yapıcı etkisine karşı miyokardın hassasiyetini arttırmaz (halotan>enfluran>izoflu-ran>desfluran>sevofluran).

Tidal volüm, solunum sayısı ve eks-piryum sonu volümii en az etkileyen volatil anesteziktir (izofluran>enflu-ran>halotan>sevof!uran). Solunum dep­resyonu ve bronkodilatatör etkisi izo-fluran ile eşdeğer orandadır. Çocuklarda indüksiyon sırasında entübasyon için yeterli kas gevşemesi sağlamaktadır. Renal ve hepatik kan akımını hafif de­recede azaltır.

Düşük oranda metabolize olduğu için (%2-3 gibi) metaboliti olan florü-rün neden olabileceği nefrotoksisite kli­nik olarak bir sorun yaratmamaktadır. Ancak böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanımından kaçınıl­malıdır. Ayrıca soda-lime ile ısıya bağlı bir degradasyona uğraması sonucu, de­neysel olarak nefrotoksik olabilen bir olefin {Compound A) ortaya çıkmakta­dır. Compound A birikimi ısı artışı, dü­şük akımlı anestezi uygulaması, kuru baralyme kullanımı, yüksek sevofluran konsantrasyonlarında ve uzun süreli anestezi uygulamalarında daha belirgin olmaktadır. Bu nedenle sevofluran ka­palı sistem ve düşük akımlı anestezi uy­gulamalarında uygun bir seçenek değil­dir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder