15 Mayıs 2010 Cumartesi

Noromuskuler Monitorizasyon

Nöromusküler Monitorizasyon

Nöromusküler fonksiyon monitorizasyonıınun ilk kez Chirstie ve Churc-hill-Davidson tarafından tanımlandığı 1958 yılından bu yana anestezistler ta­rafından bu amaç doğrultusunda perife-rik sinir stimülatörü yaygınlaşmıştır.

Uyanık bir olguda, kas kuvvetine bakılarak değerlendirilebilir. Ancak, bu işlem anestezi altındaki olgularda ola­naksız bir işlemdir. Kas gücünü değer­lendirebilmek için direkt, nöromusküler fonksiyonu değerlendirebilmek için ise indirekt yöntemler kullanılabilir. Örne­ğin anestezi balonunda spontan solu­num hissedebilir, tidal volüm, inspiratu-ar güç ve pulmoner kompliyans ölçüle­bilir. Öyleyse nöromusküler monitori-zasyon kas gevşeticilerin insan vücu­dundaki kaslar üzerindeki etkisinin sü­rekli ölçülmesidir. Motor sinir uyarıl­makta ve bunu izleyen dönemde kasın kasılması değerlendirilmektedir.
Nöromusküler bloğun derecesinin kesin olarak bilinmesi operasyon sıra­sında, derlenmede ve yoğun bakımda bize son derece önemli avantajlar sağla­maktadır. Entübasyon ve ekstübasyon zamanı ile ek dozun yapılma zamanının belirlenmesini kolaylaştırma yanında, blok derinliği ve süresini saptama ile antagonist ajanın verilme zamanı konu­sunda da kolaylık sağlar. Burada yük­sek doz verme riski önlenirken, olgu güvenliği artmaktadır. Kas gevşetici kullanımı gereğinden fazla olmayacağı için maliyeti de düşürecektir.

Nöromusküler blok monitörize edi­lirken periferik bir motor sinir stimüle edilir ve bu sinir tarafından innerve edi­len kaslar gözlenir. Bir uyarıya tek bir kas kütlesinin yanıtı ya hep ya da hiç kuralını izler. Bunun tersine bir kas küt­lesinin yanıtı aktive edilen kas liflerinin sayısına bağlıdır. Eğer bir sinir yeterli derecede stimüle edilirse o sinirin in­nerve ettiği tüm lifler uyarılır ve maksi-mal kas yanıtı tetiklenir. Kas gevşetici ajan uygulanımı sonucunda kas yanıtı azalır. Bu azalma bloke edilen lifler ile orantılıdır. Bir uyarının tüm kas lifle­rinde maksimal ve tetikleyici bir yanıtı için, uygulanan elektriki stimulusun maksimal yanıt için gerekenden %20-25 daha fazla olması gerekir. Normalde 4-5 mA şiddetindeki eşik akımından 3-4 kat yüksek bir akımla uyarı sağlaya­rak, 20-30 mA'lik supramaksimal bir uyarı sağlanır.

Uygulamada en yaygın kullanılan metod, el bileğinde ulnar sinir stimülas-yonu ile başparmak stimülasyonunun (ulnar sinir-adduktor pollicis kası kom-binasyonu) gözlenmesidir. Ayrıca yüzde fasjyal sinir, alt ekstremite de peroneal veya tibial sinirlerde periferik sinir sti-mülasyonunda kullanılır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder