15 Mayıs 2010 Cumartesi

Beyin Olumu Hastaligi Bulgulari

Beyin Ölümü Hastalarında Karşılaşılan Diğer Bulgular

Bu bulgular, beyin ölümü gelişen hastalarda nadiren ortaya çıkmaktadır. Ancak, bunların beyin sapı fonksiyonla­rını göstermediği ve beyin ölümü tanısında herhangi bir kuşkuya neden olma­ması gerektiği unutulmamalıdır.
Ekstremitelerin spontan spinal hareketleri (patolojik fleksiyon veya ekstansiyon yanıtı ile karış­tırılmamalıdır)
Solunum benzeri hareketler (o-muz adduksiyonu ve elevasyonu, sırtın yay şeklini alması, tidal vo-lüm oluşturmayan interkostal ge­nişleme)
Terleme, kızarıklık, taşikardi
Farmakolojik destek olmaksızın normal kan basıncı
Diyabetes insipitusun olmaması (normal ozmolar kontrol meka­nizma)
Derin tendon refleksleri ve üçlü fleksiyon yanıtının alınması
Babinski refleksinin alınması

Beyin Ölümü Tanısını Destekleyen Laboratuar Testler
Beyin ölümü tanısı klinik olarak ko­nur. Tanıda destekleyici testlerin kulla­nılması zorunlu değildir. Ancak klinik testlerin güvenilir bir şekilde uygulana­madığı veya değerlendirilemediği bazı spesifik durumlarda destekleyici testler yararlı olabilir.

Konvansiyonel Anjiografi Willis poligonu veya karotid bifur-kasyonu düzeyinden itibaren ileriye doğru intraserebral kan akımı durmuş­tur. Eksternal karotid sirkülasyonu de­vam eder ve süperior longitudinal sinü­sün doluşu gecikebilir.

Elektroensefalografi (EEG) En az 30 dakika süresince elektriksel aktivitenin olmadığı veya izoelektrik hat bulgusu gösterilmelidir.

Transkraniyal Doppler Ultrasonografi

Kan akımı sinyallerinin olmaması, beyin ölümünü gösterir.
Teknesyum 99 HMPAO ile Radyonüklid Sintigrafi
Beyin ölümünde beyin parankim dokusu izotopu tutmaz (hollow skull fenomeni).

Somatosensoryel Uyarılmış Potansiyeller

Beyin sapı işitsel uyarılmış yanıtla­rının izoelektrik hat olarak gözlenmesi, beyin sapı ölümünü destekler.
Beyin ölümü düşünülen bir hastada öncelikli yaklaşım; iyi bir nörolojik mu­ayene, etyolojinin saptanması ve hasa­rın geri dönüşümsüz olduğunun göste­rilmesi olmalıdır. Bundan sonra, beyin sapı reflekslerinin ve ağrılı uyaranlara karşı motor yanıtların olmadığı, hiper-kapniye rağmen solunumun yokluğu­nun gösterildiği klinik incelemeler ya­pılmalıdır. Nörolojik muayene, tercihen 6 saat ara ile mutlaka tekrarlanmalı ve gerekli görülen durumlarda destekleyici laboratuar testlerden olanaklara, deneyi­me göre en uygun olanları seçilerek uy­gulanmalıdır. Beyin ölümü saptandıktan sonra hastanın ailesine bilgi verilmeli ve hastanın öldüğü kesin bir ifade ile anlatılmalıdır. Transplantasyon için uy­gun olan hastalarda organ bağışı için gerekli girişimler yapılırken, ailesi tara­fından organ bağış izni alınamayan has­taların, ailenin son ziyaretleri için yeter­li bir süre ve ortam sağlanması kaydıyla tüm destek tedavileri ve mekanik ven-tilatör desteği kesilmelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder